Seçili Fragman

7 Eylül 2013 Cumartesi

Sinemada Gerçek Bir 'Korku Seansı' İçin.. The Conjuring

Çok duyduk; gerçek bir hikayeden uyarlanan, doğa üstü güçlerle mücadele eden Amerikalı aileleri. Kimileri perdedeki tarzlarıyla, teknikleriyle farklı bir şeyler sunmaya çalıştılar. Kimileri ise aynı unsurları kullanarak ve kendilerini tekrar ederek yok olup gittiler.. Her geçen gün yaratıcılığını kaybeden korku türü yine de türün sevenlerini sinemalara çekmeye devam ediyor. Bu yüzden 'ticari amaçla' çekilen korku filmlerinin ardı arkası da kesilmiyor. Eski seriler diriltildi, yeniden yorumlandı ama sonuç ne kadar kötü olursa olsun kasaları doldurdular mı? Evet.. Çünkü bu türü her zaman izleyen, önüne ne koyarsanız da izlemeye devam edecek bir kesim var.
     
Uzun bir girişten sonra gelelim filmimiz Korku Seansı / The Conjuring'e. Yine bir perili ev vakası ile karşı karşıyayız. İzlerken biraz The Haunting in Connecticut (ki bu da gerçek bir hikayeye dayanmaktaydı) biraz Paranormal Activity, az biraz Şeytan / The Exorcist, ucundan Chucky derken karma bir yapıyla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Ama başarılı bir şekilde harmanlanmış, içiçe geçirilmiş, korku ve gerilimi iliklere kadar hissettiren cinsten.. Nasıl mı? Gayet dozunda, başarılı bir senaryo ile.. 
    
Konusunu gerçek bir hikayeden alan Korku Seansı, doğaüstü olayları inceleyip aydınlatmaya çalışan dünyaca ünlü Ed ve Lorraine Warren çiftinin karşılaştığı en korkunç olayı anlatıyor. Perron ailesinin yeni taşındığı çiftlik evinde karşılaştıkları doğaüstü varlık/varlıklar huzur kaçırmaktan öte rahatsız edici olmaya başlayınca, aile Warren çiftinden yardım ister. İşinde usta ve kaderin kendilerini bir araya getirdiğine inanan Warrenlar ise bir kez daha bu çok tehlikeli görevi çözmeyi kabul ederler. Ama bu, şimdiye kadar karşılaştıkları en ürkütücü, en kuvvetli ve en tehlikeli görevdir.
    
Çok bilindik bir Chucky tarzı açılıştan sonra filmimiz Perron ailesinin taşınması ve akabindeki üsrkütücü olaylara odaklanıyor. 5 kızı bulunan bu 7 kişilik aile evde duran saatler, gaipten gelen sesler, uyurken taciz edilmeler derken gitgide dehşet dozu artan bir ortamda olduklarını farkediyorlar, seyirci ile birlikte. Tabii biz bunu izlerken 4 kere Paranormal Activity'ye maruz kalmış olarak soğuk kanlılıkla karşılamayı başarabiliyoruz. Yine de yönetmen James Wan'ın esirgemediği şiddet dozunu dehşet içerisinde izliyor, izlerken de iyice hissediyoruz. Bunda oyunculukların da katkısı çok büyük. Warren çiftini canlandıran Patrick Wilson ve Vera Farmiga karakterlerini tam tamına dolduruyorlar. Ama asıl şovu bence Lily Taylor yapıyor filmde. Genel anlamda tüm oyuncuların çok gerçekçi, yeri geldiğinde mimikleriyle, yeri geldiğinde hisleriyle oynayarak müthiş performanslar sergilediklerini söyleyebilirim. Buna bir de karışık olmaktan ziyade akıllı hamleleri (bilindik bile olsalar) doğru zamanda kullanan senaryo, 70'li yılları gerek dekor, gerekse kostümleri ile hatasız yansıtan set çalışmaları, kurgusu ve isabetli müzik tercihleri eklenince korku türüne özgün olmayan ama başarılı kabul edilebilecek ender yapımlardan biri kazandırılmış oluyor.
     
Film gerçek bir hikaye.. O kadar gerçek ki bitiş jeneriğinde karakterlerin gerçek fotoları gösteriliyor. Zaten biraz araştırıldığında filmin gerek içerisinde gerekse danışman isimlerinde bu 'gerçek' isimleri görebilirsiniz. Ki bu da film bittikten sonra etkisinin devam etmesini sağlıyor. 
    
Fazla uzatmadan; perili evler, hayaletler, şeytani varlıklar, paranormal olaylar.. Hep benzer şeyler görüyoruz perdede ama bu sefer gerçekten yürekler ağızda, gerilim had safhada.. Korku Seansı / The Conjuring vaadini yerine getiren, tipik hileleri kullanmasına rağmen hakkını başarıyla veren ve iyi oyunculuklar barındıran bir film. Teknik anlamda da senaryoda da ucuza kaçılmamış, tür için usta bir isim olan James Wan'ın elinden çıkma bir yapım. Zaten içeriği itibariyle bir seri olmaya aday olan film, gişede de beklenenin çok üstünü kazanınca, en kısa zamanda devamı gelecektir şüphesiz.. Korku Seansı'nı kaçırmayın...   (8/10) 
   
    
      


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder