Christopher Nolan'ın Batman Üçlemesi bu sene Kara Şövalye Yükseliyor ile sona eriyor. Batman Başlıyor / Batman Begins ile klasik Batman hikayelerine farklı ve gerçekçi bir bakış açısıyla başlangıç yapan yönetmen, Kara Şövalye / The Dark Knight ile daha felsefik, daha derin sulara açılmıştı. Birbirinden başarılı bu iki filme, çarpıcı bir son yakışırdı zaten. Adı üzerinde, bu epik hikaye, zirvede bir final ile kapanışı yapıyor ve sinema dünyasına ismini altın harflerle yazdırıyor.
Seçili Fragman
27 Temmuz 2012 Cuma
22 Temmuz 2012 Pazar
'12 Yazlık Sinema #2: Alfabe Katili
Yazlık sinemamın ikinci filmi 2008 yapımı The Alphabet Killer / Alfabe Katili oldu. Aynı dünkü film gibi gerçek bir hikayeden uyarlanan filmin en büyük sürprizi; küçük rolü ile Meltem Cumbul'du.
Filmin konusu şu şekilde: Dedektif Megan Paige (Eliza Dushku) NY polis teşkilatı cinayet departmanında görev almaktadır. Carla Castillo isimli küçük bir kızın cinayetini araştırırken halüsinasyonlar görmeye başlar ve intihar teşebbüsünden sonra akıl hastanesine kaldırılır. Tedavi sonrasında işi, eşi dahil herşeyi kaybetmiş ve hayata sıfırdan başlamak zorunda kalmıştır. Eski eşi sayesinde tekrar polis olarak çalışmaya başlar. O sırada ismi ve soyismi aynı harfle başlayan küçük kız cinayetleri tekrar hortlar. Katili bulmak Megan için saplantı haline gelirken hastalığıda ilerlemeye devam etmektedir.
Filmin konusu şu şekilde: Dedektif Megan Paige (Eliza Dushku) NY polis teşkilatı cinayet departmanında görev almaktadır. Carla Castillo isimli küçük bir kızın cinayetini araştırırken halüsinasyonlar görmeye başlar ve intihar teşebbüsünden sonra akıl hastanesine kaldırılır. Tedavi sonrasında işi, eşi dahil herşeyi kaybetmiş ve hayata sıfırdan başlamak zorunda kalmıştır. Eski eşi sayesinde tekrar polis olarak çalışmaya başlar. O sırada ismi ve soyismi aynı harfle başlayan küçük kız cinayetleri tekrar hortlar. Katili bulmak Megan için saplantı haline gelirken hastalığıda ilerlemeye devam etmektedir.
20 Temmuz 2012 Cuma
'12 Yazlık Sinema #1: All Good Things - Gizemli ve Gerçek
Şu işsiz güçsüz hayatımdaki en büyük hobilerimden biri olan film izlemeyi, Ramazan süresince de gerçekleştirmeye devam ediyorum. Geçen sene arkadaşımdan çorladığım 'Yazlık Sinema' konseptime bu yazda devam ediyorum ve hemen hemen her gün evde bir filmi izleyip fırsat bulunca yazıyorum. Bu sıcak Ramazan günlerinde evde serin serin otururken yapılabilecek en güzel vakit geçirme yöntemi bence..
2012 yılının ilk Yazlık Sinema filmim 2010 yapımı Güzel Günler / All Good Things. Başrollerinde genç ve yetenekli iki isim; Ryan Gosling ve Kirsten Dunst'ın olduğu gizemli bir drama. Bu arada filmin detaylarına girmeden önce konunun gerçek bir hikayeden uyarlandığını da belirteyim.
2012 yılının ilk Yazlık Sinema filmim 2010 yapımı Güzel Günler / All Good Things. Başrollerinde genç ve yetenekli iki isim; Ryan Gosling ve Kirsten Dunst'ın olduğu gizemli bir drama. Bu arada filmin detaylarına girmeden önce konunun gerçek bir hikayeden uyarlandığını da belirteyim.
19 Temmuz 2012 Perşembe
Kamuran Hoca İş Başında
Magazinsel reklamı bolca yapılan Kötü Öğretmen / Bad Teacher filmi geçen yıl ülkemizde vizyona girmişti ve şimdi ev sinemasında da yerini aldı. Amerika'da yakaladığı gişe başarısında iki başrol oyuncusunun etkisi yüksek olsada komedi dalında beklentileri az da olsa karşılayan bir film.
Filmin başrollerinde gerçek hayatta eski sevgili olan Cameron Diaz ve Justin Timberlake var. Nitekim bu durum filmin reklamına epey katkıda bulunuyor. Yan rollerdeki Jason Segel ve Lucy Punch'ın performansları ise daha iyi açıkçası.
15 Temmuz 2012 Pazar
Sanat Filminden Bozma Erotik Bir Uyuyan Güzel
Geçen sene Filmekimi festival programında ülkemizde de gösterilen Sleeping Beauty'yi izlemek istemiş, fakat yer bulamadığım için seyredememiştim. Genellikle festivallerde gösterilen ve dünya çapında çok kısıtlı bir vizyon şansı elde eden bu film, en sonunda ev sinemama uğrayabildi...
Film, üniversite öğrencisi Lucy'nın hayatından kesitler sunuyor bize. Hem okuyup hem de birkaç işte birden çalışıyor Lucy. Bir kahve dükkanında, bir şirketin fotokopi odasında, bir laboratuvarda, hatta kimi zaman fahişelik bile yapıyor.. Bir gün okul gazetesindeki iş ilanını arar Lucy. İşin içeriği; kodaman amcalara neredeyse çıplak bir şekilde yemek servisi yapmaktır 'özel' gecelerde. Bu işin devamında Lucy bir ilaç yardımıyla uyutulmakta, uyuduğu gecenin ardından da iyi para kazanmaktadır.
Film, üniversite öğrencisi Lucy'nın hayatından kesitler sunuyor bize. Hem okuyup hem de birkaç işte birden çalışıyor Lucy. Bir kahve dükkanında, bir şirketin fotokopi odasında, bir laboratuvarda, hatta kimi zaman fahişelik bile yapıyor.. Bir gün okul gazetesindeki iş ilanını arar Lucy. İşin içeriği; kodaman amcalara neredeyse çıplak bir şekilde yemek servisi yapmaktır 'özel' gecelerde. Bu işin devamında Lucy bir ilaç yardımıyla uyutulmakta, uyuduğu gecenin ardından da iyi para kazanmaktadır.
14 Temmuz 2012 Cumartesi
Vahşiler / Savages, Ne Sert Ne Vahşi
Şüphesiz Oliver Stone 80'li ve 90'lı yılların önemli isimlerinden biriydi. Di diyorum çünkü 2000'li yıllardan itibaren grafiği düşüşe geçen yönetmenin son çırpınışlarına tanıklık ettiğimize inanıyorum. Boynuz kulağı geçer misali bir çok ismin geride bıraktığı Oliver Stone'u ve sinemasını pek sevmesemde, kült olmaya aday bir hikayesi ve iddialı oyuncu kadrosu ile dikkat çeken Vahşiler / Savages, Amerika'dan tam bir hafta sonra ülkemizde de vizyona girdi.
Her ne kadar U Turn'u andıran bir fragmanı olsada, arkasındaki isim Oliver Stone olunca, ister istemez kafamda bir önyargı oluşturmuştum filme karşı. Büyük İskender, Dünya Ticaret Merkezi gibi fiyaskolardan sonra bir çıkış yapabilmek adına Wall Street'in devam filmine imza atan, fakat beklentinin tam tersi bir karşılık alan yönetmen, bu sefer gerilim unsurları içeren bir suç dramasını, içeriğine bol miktarda şiddet ekleyerek seyirciye sunuyor.
Her ne kadar U Turn'u andıran bir fragmanı olsada, arkasındaki isim Oliver Stone olunca, ister istemez kafamda bir önyargı oluşturmuştum filme karşı. Büyük İskender, Dünya Ticaret Merkezi gibi fiyaskolardan sonra bir çıkış yapabilmek adına Wall Street'in devam filmine imza atan, fakat beklentinin tam tersi bir karşılık alan yönetmen, bu sefer gerilim unsurları içeren bir suç dramasını, içeriğine bol miktarda şiddet ekleyerek seyirciye sunuyor.
11 Temmuz 2012 Çarşamba
Bilindik Bir Kayıp
Hollywood'un gözde yıldızlarından biri haline gelen Amanda Seyfried yine bir gerilim ile karşımıza çıkıyor. Amerika'da geçtiğimiz kış sezonunda sinemalarda oynayan ve yaz başında ev sinemasında yerini alan Kayıp / Gone, ülkemizde yaz blockbusterları arasında vizyon şansını deniyor.
Jill (Amanda Seyfried) bir sene önce bir seri katil tarafından kaçırılmıştır. (Ya da öyle olduğunu iddia etmektedir.) Şans eseri seri katilin (!) elinden kurtulan Jill, tedavilerle hayatına devam eder. Polis tarafından yakalanamayan katil, Jill için geri döner ve bu sefer O'nun yerine kız kardeşi Molly'yi kaçırır. Polisi bir türlü kendine inandıramayan ve ikna edemeyen Jill ise herkesi karşısına alarak kardeşini kurtarmaya çalışır.
Jill (Amanda Seyfried) bir sene önce bir seri katil tarafından kaçırılmıştır. (Ya da öyle olduğunu iddia etmektedir.) Şans eseri seri katilin (!) elinden kurtulan Jill, tedavilerle hayatına devam eder. Polis tarafından yakalanamayan katil, Jill için geri döner ve bu sefer O'nun yerine kız kardeşi Molly'yi kaçırır. Polisi bir türlü kendine inandıramayan ve ikna edemeyen Jill ise herkesi karşısına alarak kardeşini kurtarmaya çalışır.
7 Temmuz 2012 Cumartesi
Facebook Internet Explorer 9 ile Çok Daha İyi
6 Temmuz 2012 Cuma
Yeni Bir Örümcek Adam
Gelelim Örümcek Adam'a.. Hikayesiyle, yönetimiyle, görsel olarak dikkat çeken 2002 yapımı Örümcek Adam, Sam Raimi'nin elinden çıkan başarılı bir filmdi. Gişede bile istenenin çok üstünde bir getiri sağlayan film aynı ekip ile 2 devam filmine daha imza attı. Her ne kadar maddi anlamda başarılı bir seri olsada son filmin kötü eleştiriler alması Sam Raimi'nin seriye bir nokta koyması için yeterli bir nedendi. Ama stüdyo ve yapımcılar için en önemli unsur; kasaya giren yeşillikler olduğu için, ekip ister aynı olsun ister farklı olsun, devamının gelmesi kaçınılmazdı.
1 Temmuz 2012 Pazar
Blogum Dergisi Temmuz Sayısı
Şimdi ikinci sayı ile karşınıza geliyoruz. Bu sefer Wisconsin ve Minnesota eyaletlerini kapsayan Amerika yazım ile dahil oldum dergiye.. Minnesota ve Wisconsin Gezi Notlarım için tıklayabilirsiniz.
Önümüzdeki sayılarda da elimden geldiğince yazmaya devam edeceğim. Sizlerde ister okuyarak, ister hem okuyup hem de yazarak destek olabilirsiniz.. Nice sayılara Blogum..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)